LÜBNAN
Ortadoğu’nun tam kalbinde; bir zamanların Paris’i olarak nam salmış Lübnan’ın en önemli şehri olan Beyrut, Lübnan’dan daha çok bilinen bir Başkent aslında.Yıllarca iç kargaşa ve kaosla mücadele vermiş bu topraklarda, 1975-1990 yılları arasında yaklaşık 200.000 kişi hayatını kaybetmiş olsa da; Lübnanlılar şimdilerde yeniden ayağa kalkmaya çalışıp, geçmişin izlerini silmek istiyorlar. Özellikle Beyrut’ta bulunan meşhur Corniche bölgesinde yükselen gökdelenler, mağazalar, marinalar aslında değişimin habercisi niteliğinde.
Popüler Şehirler: Beyrut, Biblos, Sayda, Trablusşam, Zahle.
Büyük Saray, Solider Meydanı, Güvercin Kayaları, Corniche, Al Omari Camii, Eski Saat Kulesi, Sursock Müzesi ve René Moawad Bahçesi gibi cezbedici yer ve yapılarıyla, ülkenin en popüler turizm destinasyonlarından biri olan Beyrut, 500 bin yıl öncesine uzanan köklü tarihi ve cıvıl cıvıl sokaklarıyla huzur dolu bir şehir. Hala balıkçı barınağı olarak kullanılan Biblos Limanı, Osmanlılar döneminde yapılan günümüzde şehrin en canlı yerlerinden biri olan Byblos Çarşısı ve Crusader Kilisesi gibi pek çok etkileyici yeri bulunan Biblos, ülkenin en önemli liman şehirlerinden biri. Lübnan’ın güneyinde Cenub vilayetinin merkezi olan Sayda, Antik Çağ’ın en önemli Fenike şehirlerinden biri olmuş. Eski ismi Sidon olan bu etkileyici şehirde yaklaşık 200 bin kişi yaşıyor. Yavuz Sultan Selim zamanında Osmanlı İmparatorluğu topraklarına katılan Sayda, bugün kala o dönemlerin mimari ve kültürel izlerini taşıyor.
Ortadoğu’nun bu mistik ülkesi yüzyıllardır farklı dinleri, gelenek ve modernizmi bir arada yaşatıyor. Lübnan ister kültür, ister eğlence, deniz ya da aile tatili, hangisini hedefliyor olursanız olun aradığınızı kesinlikle bulacağınız bir ülke. Muhteşem coğrafyası ve gündelik yaşamının hareketliliğinin sizi içine çekmesi kaçınılmaz.
Bilmenizde fayda var, özellikle Beyrut turu bile tek başına oldukça zamanınızı alacak. Beyrut 7 kez yıkılıp en baştan tekrar kurulan ve 500 bin yıllık bir tarihe sahip olduğu düşünülen kadim bir kent. Tarih boyunca Roma, Bizans, Memluk, Osmanlı ve Fransızları ağırlayan bu kent, başlı başına bir tarihi eser statüsünde. Beyrut’ta Mutlaka Görülmesi Gereken Yerler ise kabaca şöyle: Sursock Müzesi, René Moawad Bahçesi, Büyük Saray, Solider Meydanı, Güvercin Kayaları, Corniche, Al Omari Camisi, Eski Saat Kulesi. 1853’te inşa edilen Büyük Saray, şehirdeki en önemli Osmanlı eserlerinden bir tanesi. Lübnan'da herhangi bir yerin veya şahsın fotoğrafını çekmek istediğiniz de izin istemeyi unutmamalısınız çünkü Lübnan'da bazı dini yerlerde fotoğraf çekmek yasaktır. İş, moda veya tiyatro gibi etkinlikler sırasında takım elbise giymelisiniz. Beyrut'ta bazı gece kulüplerinde de kıyafet kuralı bulunur. Aşırı parlak veya aşırı açık renkli kıyafetler tercih etmemelisiniz. Lübnan'da bir kahve için davet aldığınızda da mutlaka icabet etmelisiniz. Lübnanlılar bu konularda oldukça kırılgan bir yapı sergileyebilir.
Ilık bir Akdeniz ikliminin hakim olduğu Lübnan, yaz aylarında oldukça az yağış alır. Yaz gecelerinde ortalama sıcaklık değeri 25 derece olan Lübnan, gündüzleri sıcaklığını 35 dereceye kadar yükseltebilir. Yüksek nem oranına sahip olan ülkede, yerli halk kış aylarında genellikle Lübnan Dağları bölgesine seyahat eder. Kış aylarında kar yağışı dahi almayan ülke, soğuk kış ikliminden sıkılanların da ilk tercihi olmaya devam etmektedir.
Türk yemekleriyle benzerlik gösteren Lübnan mutfağında, damak tadınıza uyabilecek harika lezzetler bulabilmeniz mümkündür. Restoranlardan sokaklara yayılan baharat kokuları, kısa sürede sizi içeri çekmeye yetecektir. Ülkenin en meşhur tatları ise kibbe lebeniye, falafel, etli humus, tabbule salatası, pita, mamul kurabiyesidir.